Aleksandra Kollontay’ın, Rusya'da sosyalist devrimin ilk deneyimlerini de ele alan yazılarından seçilerek hazırlanmış olan bu kitap sosyalizm deneyimleri üzerine tartışmaların yoğunlaştığı günümüzde okura ulaşıyor. Ondan da önce bugün ve gelecekte kadın özgürlüğü ve kadın devrimi ile ilgilenen herkesin kitabı büyük bir ilgiyle karşılayacağını düşünüyoruz. Kitaptaki makaleler kapitalist toplumun ikiyüzlü ahlakının bekçisi durumundaki evlilik kurumu ve onun ikizi durumundaki kadın bedeni ticaretinin keskin bir eleştirisini yapıyor. Kollontay bu konuları ele alırken feminist hareketin dönem içinde görüş ve eylemlerinin eleştirisini de ihmal etmiyor. Yürüttüğü tartışmalarla insan soyunun tarih boyunca ama özellikle kapitalist özel mülkiyetin damgasını vurduğu modernitenin cinsler arası ilişkilerini analiz etmekte, evliliğin tarihsel geçmişiyle etraflı bir hesaplaşma yaparak geleceği aydınlatıyor. Özel mülkiyet sisteminin ürünü ve eseri bugünkü ilişkilerin değişmezliği masalına karşı cinsler arasındaki ilişkilere dair temel teorik ve tarihsel perspektiften sağlam tezler ortaya koyuyor.