"Marguerite Duras"ın "Sevgili" adlı romanından sonra kendini tekrarlaması bekleniyordu. Öyle olmadı, her şeyi silip yeni baştan aldı. Gerçek aşık, gerçek sevgili, ilk sevgilisi olan Çinli değil artık, "mavi gözlü saçları siyah, aşıkların beyaz tenine sahip olan" bir adam. "Mavi Gözler Siyah Saçlar" adlı bu uzun öykünün çekirdeğini, ölümcül bir dekor, bir tiyatro sahnesi, aşkın yaşanamadığı bir oda oluşturuyor. Odada, yerde uzanan bir erkek ve bir kadın var; ikisinin de saçları siyah, gözleri mavi; tıpkı ikisinin de aşık olduğu, kaybettikleri ve kayboluşuna ağladıkları yabancı delikanlı gibi. Aynı zamanda kadın erkeğe duyduğu arzuya, erkekse kadını arzulamayışına ağlıyor. "Marguerita Duras", "Bugüne kadar yazdığım en büyük, en korkunç aşk hikayesi bu," diyor. "Bütünüyle kayıp bir aşk. Okuyun kitabı. Nasıl okursanız okuyun, ilke olarak iğrenseniz bile. Artık kaybedeceğimiz bir şey yok. Ne benim sizden, ne de sizin benden."