Memduh Şevket’in 1925’te Meslek gazetesinde tefrika edilmeye başlanan Miras romanı, Silahtar Ali Paşa ve ailesini ele alan bir yozlaşma, çürüme ve dağılmanın hikâyesidir. Romanda II. Meşrutiyet dönemi öncesinin siyasi gerilimleriyle aile bireyleri arasındaki çatışmalar, menfaat arayışları ve ahlaki yozlaşma iç içe verilmiş, böylelikle toplumsal ve bireysel dönüşümlerin girift
yansımaları üzerine düşünme imkânı ortaya çıkmıştır. Değişen yaşam biçimleriyle ortaya çıkan karşıtlıkları gözlem gücüyle birleştiren Esendal, Miras’ta kurduğu atmosferle edebiyatımızın en temel izleklerinden olan mekânın ve ailenin dağılışını bir kez daha gözler önüne seriyor.
“Miras, bizde henüz hiçbir numunesi görülmemiş bir romandır. İçinde memleketin gözlerden ve hafızalardan büsbütün silinmekte olan eski hayatı çok kuvvetli ve bilhassa canlı tablolar hâlinde tespit edilmiştir. Bilâ-tereddüt iddia edebiliriz ki son yarım asırlık nesil içinde Türk edebiyatının İstanbul hayatının ince hususiyetlerini tarihe edebî vesikalarla tespit edebilecek bundan kuvvetli bir roman yazılmamıştır. Aynı zamanda gazetemizin mesleğine muvafık bir tarzda içtimai bir tetkiki ihtiva eden bu eser, hem çok meraklı hem de çok faydalı bir teliftir.”