Monsieur Teste’i 1926 senesinde Ankara’da ve bir gece içinde okuduğumu şimdi çok iyi hatırlıyorum. Kitabı bitirdiğim zaman yatağımın yanı başındaki rafta sıralanmış kitaplara, sevdiğim münekkitlere biraz darılmış gibiydim. Bütün o Anatole France’lar, Verlaine’e o kadar anlayışsızca çatmasına rağmen muhakemesinin dürüstlüğünü sevdiğim Jules Lemaître’ler, bazı buluşlarını, mesela üslupların değişmesinin mekanizmasını çok iyi anlatan dissociation des idées fikrini pek beğendiğim ve inandığım Gourmont’lar hepsi benim için birdenbire lüzumsuz şeylerin çehresini bağlamışlardı.
Daha o günlerde bu küçük kitabı tercümeye karar vermiştim.
Ahmet Hamdi Tanpınar