Dün ile bugün arasındaki örtüşmenin, çatışmanın ve yüzleşmenin anlamlı olabilmesi, sosyalistlerin yakın geçmişlerinin açığa çıkartılması ile mümkün. Geçmişin bilgisinin ve deneyiminin "sol resmi tarihler"in kavramlarına terk edildiği düşünüldüğünde, o tarihin hem nedeni hem sonucu olmuş binlerce militanda içerilen hayatların ve bilgilerin açığa çıkarılması önemli. Nar Taneleri, kavramlara, siyasi saptamalara indirgenmiş sol tarihe, "İnsansız anı yoktur. Var mıdır?" diye itiraz ederek insanileştirilme çabası. Kitap, "esamisi" okunmayanları, siyasal kütükten düşürülenleri, "artakalan"ları, sürekli açıklananları ve tanımlananları görünür kılmak muradında. Unutulanların parmak kaldırıp dillenmesi, "öteki"leştrilenlerin kendilerini hatırlaması ve hatırlatması. Bireyin, öyküsünü anlattıkça kendisiyle yeniden tanışması. Siyasal belleği yeniden oluşturmak için, uykuya dalmış binlerce gayriresmi öykünün uyandırılması. Caz gibi, bireyin kendini doğaçlaması ve sesini açığa çıkarması. Ezber bozan öykülerden oluşan Nar Taneleri; tarih, öteki ve ayna korkusunu yenmek için kendimizle ve tarihimizle yüzleşmenin gayriresmi sivil imkanı.