Bireyler, eşitsizlikten adaletsizliğe, işsizlikten güvencesizliğe neoliberalizmin ürettiklerini ve derinleştirdiklerini kendi bireysel hatası ya da suçu olarak değerlendirme illüzyonundan kurtuluyorlar. İnsanlar, bedenlerini ve zihinlerini dönüştüren -gösterişli fakat doğal olmayan- yapının farkındadırlar. Bedenlerindeki kırmızı kurdelanın dikişlerin çözülmesini engelleyen birleşim yerinden ibaret olduğunu artık biliyorlar. Bu kitap, söz konusu uyanışı, bireylerin sosyal adalet algısı kapsamında tartışmaktadır. Türkiye ve İspanya'nın farklı bölgelerinden bireylerin çarpıcı şekilde ifade ettiği sosyal adalet talepleri ile günümüzde göze çarpan küresel değişim talepleri örtüşmekte ve ortak bir zeminde birleşmektedir. Bu birlik ve ortaklık üzerine düşünmek isteyen ve uyanışını dayanışarak kutlamak isteyen herkes bu kitabı okumalıdır.