Düşünün… Fazlasıyla boğucu bir aile yaşantınız var ve karşınıza ansızın yakışıklı Amerikalı bir adam çıkıyor. E tabii siz de hemen evlenip heyecan içinde, hiç görmediğiniz bir kıtaya yelken açıyorsunuz. Fakat dünyanın bir ucundaki bu kasaba hayli küçük, kocanız sıkıcı ve tutucu; dindar kayınpederiniz hep sizinle yaşayacak hatta ölmüş kayınvalideniz ruhu ve eşyalarıyla hayatınızdan çıkmayacak… Ve tüm bunların kıskacında yaşarken, biri çıkıp yöneticilerin desteklediği bir projeden bahsediyor, “Atlı Kütüphaneci” olmaktan… Yani dört beş kadın heybelere kitapları dolduracak ve dağ tepe dolaşıp kitap dağıtacak. Siz olsanız, ne yapardınız? Kim der ki, tek amacı sıkıntısını atmaya çalışan bir kadının hem özgürlüğü hem arkadaşlığı hem aşkı böyle bulacağını…
Senden Önce Ben efsanesinin yazarından yine klasik olacak, en az “Lou Clark” kadar ilham verici beş olağanüstü kadının ve yaptıkları yolcuğun nefes kesici, umut verici ve dokunaklı hikâyesi.
1930’ların Amerika’sında gerçekten yaşanmış bir olaya dayanan O Yıldızın Altında adalet ve sadakatin tutkuyla dansı.