Günümüzdeki yaygın kullanımı itibariyle “pragmatik”, “pragmatist”, “pragmatizm” kelimelerinin çağrışımları negatif anlamlar barındırıyor: Makyavelizmin, kör maddiyatçılığın, vahşi kapitalizme özgü fütursuzluğun arkasında duran felsefi kuram hep pragmatizm olarak görülüyor. Üstelik bunun, Avrupa’da da Amerika’da da böyle olduğunu söylemek mümkün. Peki bir felsefi yaklaşım olarak pragmatizm gerçekten ne?
İlk baskısı 1907’de yapılan ve pragmatizm felsefesinin kurucularından olan William James’in kendi tabiriyle, “en mühim çalışması” olan Pragmatizm, filozofun Lowell Enstitüsü’nde ve Columbia Üniversitesi’nde verdiği dersleri bir araya getiriyor. Pragmatizmin kavramsal çerçevesini, “arabulucu” niteliğini, bir “doğruluk teorisi” olarak anlamını, kimi felsefi problemlerde pragmatik yöntemin ne kadar etkili olduğunu, rasyonalizm, ampirizm, idealizm karşısındaki konumunu, dinle ilişkisini etraflı biçimde inceliyor.
Dünya tarihini oldukça etkilemiş ancak pek bilinmeyen veya yanlış ve eksik anlaşılan (hatta savunucuları arasında dahi farklı yaklaşımlar ortaya çıkmış) bir felsefi kuramı daha yakından incelemek isteyenler için kurucusundan temel bir eser... “Pragmatizmin doğruluğa ilişkin yegane testi şudur: Doğru, bize en iyi şekilde yol gösteren, yaşamın her bir parçasına en iyi şekilde uygunluk gösteren ve hiçbir şeyi dışarıda tutmaksızın deneyimlerin gereklerinin bir aradalığını mümkün kılandır.”
- W. James