“İnsan, anılardan başka nedir ki?”
Paris’te bir gazeteci: Derin. İstanbul’da bir gazeteci: Hrant. Derin, meslektaşı Hrant’ın öldürülmesi hakkında bir yazı hazırlamak için yola çıkmadan önce Ermeni bir doktor olan Vahan Bey’le tanışıyor ve bu karşılaşma Erivan’a kadar uzanan, ne kadar gerçekdışı görünüyorsa tam da o kadar gerçek bir hikâye doğuruyor.
Ama bunlar sonra olacak, şimdi sadece ışıldayan, aydınlık bir gün var önümde ve dergiye hazırladığım o güzel hikâye. Ben hâlâ öyle sanıyorum.
“Bir tabuyu ele alıp nesnel, dokunaklı ve kararlı bir üslupla anlatan cesur bir kitap. Paris, İstanbul ve Erivan arasında mekik dokuyan büyüleyici bir roman – kelimenin tam anlamıyla pek çok açıdan aydınlatıcı.”
Deutschlandfunk