Mitoslar, anlamsız, boş zamanlarda anlatılmak için uydurulmuş fantastik masallar değildir. Mitoslar, insanlığın bugüne gelişinin öyküsünü verebilecek kültürel zenginlikler içeren, hatta hayatımızı şekillendiren, sınırlamalar getiren, kültür dediğimiz şeyin DNA'sıdır.
Her mitin bize sunduğu sözel bir resim söz konusudur; hatta belli süreçleri anlatmaları nedeniyle birçoğunun hareketli resimlerden oluşan sinema ürünleri oldukları bile düşünülebilir. Mitoslar antik çağların psikolojilerini yansıtır. Sanat da en azından başlangıçta, psikolojik bir ihtiyaçtan kaynaklanmıştır. Bu anlamda mitoslarla sanatın aynı kaynaktan çıktığını ileri sürebiliriz. Bir başka deyişle, yazılı kültür mitosları, yazı öncesi insanının mağaraların kuytu köşelerine veya taşlara yansıttığı mitolojik ifadelerinin devamı niteliğindedir.
Sanatın Mitolojisi'nde, kimi zaman sanattan hareketle mitosa kimi zaman ise mitostan hareketle sanata yolculuğa çıkacak, bazen bir resme nasıl anlam yüklenebileceğini, bazen de bir anlamın nasıl resimlenebileceğini göreceksiniz.