Mısırlı sufi âlim Zekerriyyâ el-Ensârî’nin hayatını ve ilmî mirasını konu edinen Şârihin Görünmezliği, Ensârî’nin tasavvuf ve İslam hukuku alanlarında kaleme aldığı şerhleri merkeze alarak İslamî orta dönemin son evrelerinde Müslüman entelektüellerin şerh üretimini nasıl ve neden sürdürdüklerini açıklıyor.
İslam ilim geleneğinde şerh yazmak hem bir ilim hem de bir sanattır. Bu çığır açıcı çalışma, eserleri yüzyıllar boyunca ilmî tartışmaların temel taşlarından biri hâline gelen ancak çoğu zaman göz ardı edilen üretken bir âlim olan Zekerriyyâ el-Ensârî’nin dünyasına ışık tutuyor. Kitap, anonimlik, metinlerarasılık ve retorik incelikler üzerinden ilerleyerek Ensârî’nin, müellif kimliğini geri planda tutarken ilmî söylemin biçimlenmesine nasıl yön verdiğini ortaya koyuyor.
Bu eser, şerh geleneğinin öne çıkan metinlerine dair derinlikli okumalar ve titiz analizlerle İslam düşünce tarihinde yazarlık, otorite ve bilginin aktarımı üzerine modern varsayımları sorguluyor. Okuru, şerhin yalnızca açıklayıcı bir figür değil aynı zamanda nesiller boyu süren bir fikir sohbetinin aktif bir katılımcısı olduğu çok katmanlı bir evrene davet ediyor. İslam araştırmaları, edebiyat teorisi ve düşünce tarihi alanlarında çalışanlar için vazgeçilmez bir kaynak; bilginin nasıl hayatta kaldığını, nasıl evrildiğini ve bazen de olağanşanlılığın ardında nasıl görünmezleştiğini merak eden herkes için derinlikli bir okuma.