“Tevfik Paşa Hükümeti’nin başa geçmesi çok önemli bir dönüm noktasının ardından olmuştur. Bu dönüm noktası Konya İsyanı’nın 16 Ekim 1920’de bastırılmasıdır. Böylece Vahdettin’in demokratik ulusçu harekete karşı Ali Galip komplosuyla başlatmış olduğu İç Savaş son cephenin de çökmesiyle yenilgiyle sonuçlanmış oluyordu. Milli Mücadele zorla ezilemediğine göre onunla uzlaşmaktan başka çare kalmıyordu. Bu mantık Vahdettin için olduğu kadar İtilaf Cephesi için de geçerliydi.”
Prof. Dr. Sina Akşin, İstanbul Hükümetleri ve Milli Mücadele adlı eserinin dördüncü cildinde, İstanbul’da Tevfik Paşa hükümetinin kuruluşundan Sakarya Savaşı’nın zaferle sonuçlanmasına kadar uzanan gerilimli zaman dilimini ele alıyor. Çerkes Ethem olayından, Türkiye Komünist Fırkası ve Mustafa Suphi’ye, Enver Paşa’nın çeşitli hamlelerinden Talat Paşa’nın öldürülmesine, Mustafa Kemal Paşa’nın Meclis’te verdiği mücadelelerden Londra Konferansı’na, İnönü zaferlerine ve Sakarya Meydan Muharebesi’ne kadar sürecin tüm kritik noktalarını birbirine bağlayarak inceliyor.
Savaş ve Etnik Temizlik. Yumuşatılmış Sevr Dönemi, emperyalist devletlerin Milli Mücadele’nin başarıları karşısında Sevr’de Ölüm’ü dayatmaktan Yumuşatılmış Sevr noktasına gerilerken, Batı Anadolu ve Marmara bölgelerinde yer yer etnik temizlik boyutunu alan Yunan zulmünü kendi isteklerini dayatmak için bir araç olarak nasıl kullandıklarını da vurguluyor. Baştan sona belgelere dayanan, ama sürükleyiciliği bir an bile eksilmeyen Savaş ve Etnik Temizlik. Yumuşatılmış Sevr Dönemi, Kurtuluş Savaşı hakkında çok önemli bir başvuru kaynağı niteliği taşıyor.