“Kırk yaşımı beklemeyeceğim” diyen ve otuz dokuz yaşında ölen, neredeyse mucizevi bir gençlik yaşayan, her telden çalmış olan, trompet sanatçısı, aktör, şarkıcı, yazar Boris Vian’ın ilk romanı ‘Savrulan Otlar Arasında’ gülünç bir macera; tuhaf bir polis soruşturması ve ilginç bir casusluk öyküsü... 1942-1943 yıllarında tasarladığı ve 1966’da yayınladığı bu roman öteki yapıtlarından birinin taslağı ya da ilk versiyonu değildir kesinlikle.
Bütünüyle özgün, eksiksiz, keyif veren, gelişmesi sözcüklerin dinamiğine dayandığından hiçbir şeyin bastırıp engellemediği bir yapıt. Boris Vian’ın dil evreninin en yetkin örneği. Dehşet, polis soruşturması ve casusluk… Gerçekten de bu yapıtı sözcükler oluşturuyor ve sürüklüyor, aynı zamanda karıştırıyor ve çözüyor.
Bu sözcükler yerinde duramıyor; zıplıyor, sıçrıyor, bizi güldürüyor ve titretiyorlar. Boris Vian bu romanında sürekli çoğalıyor…birbirlerini izleyen, kan birikintileri içinde yüzen, keyifle tartışan, keyifle birbirlerini öldüren kahramanlar… Yazarın başka bir kitapta bulamadığı ve bulamayacağı için kendi kendine anlattığı bir öykü bu!