Günümüzde bir dünya turu atmak için seksen gün gerekmeyebilir ama 1870’lerde, bu gezi neredeyse imkânsızdı.
Yakın çevresinde düzenli bir yaşama sahip, titiz ve dakik biri olarak tanınan bir İngiliz beyefendisi olan Phileas Fogg, Reform Kulübü’ndeki arkadaşlarıyla servetini ortaya koyduğu bir iddiaya tutuşur ve bu geziyi seksen günde tamamlayacağını söyler. Geçmişi hakkında hiçbir şey bilinmeyen, zengin ve kibar Phileas Fogg’a yeni uşağı Jean Passepartout eşlik edecektir.
Bay Fogg ve Passepartout, küçük bir gecikme ya da öngörülemeyen bir aksiliğin her şeylerini kaybetmelerine neden olacağı bir maceraya atılırlar. Seyahatleri sırasında bir sürü sorunla karşılaşır; değişik ülkelerden geçerken kimi zaman fil sırtında, kimi zaman tren ya da gemiyle yolculuk ederler. İddia sonucu giriştikleri bu yolculuk, kimi zaman serüven dolu bir kaçışa da dönüşecektir.
Jules Verne’in (1828-1905) Seksen Günde Devriâlem’i, yayımlandığı 1872 yılından bu yana dünyada en çok okunan kitaplar arasında yer almaktadır. Birçok dile çevrilen, sinemaya da uyarlanan bu klasik eser, şimdi de Arkadaş Çocuk Kitapları, Gökkuşağı dizisinde.