Toplumların yaşamına ilk kez girdiği on dokuzuncu yüzyıldan bu yana sinema, vazgeçilmez bir kitle iletişim aracı haline geldi. Sinemanın ilettiği görsel ve psikolojik mesajlar, toplumu şekillendiren önemli birer kaynak oldu. Dolayısıyla gerek filozoflar, kuramcılar, politikacılar gerekse sinemacılar sinemanın sahip olduğu büyük iktidarı irdelemeye, araştırmaya yöneldi. Film çekme yöntemlerinden plan seçimlerine, renk ve ışık kullanımından senaryo yazımına kadar sinemanın tüm öğeleri ayrı ayrı incelendi ve gelişen teknoloji, değişen çağla birlikte ortaya çıkan yeni bileşenleri de gözeterek incelenmeye devam ediyor.
Selçuk Ulutaş’ın yazdığı Sinema Estetiği: Gerçeklik ve Hakikat, bireylerin şahsi ve toplumsal gerçeklik algısını şekillendirmek konusunda emsali bulunmayan bir güç olan sinema hakkında geliştirilen fikirleri bir araya topluyor. Platon’dan Deleuze’e kadar tarih boyunca görsel algı, mimetik görüntü, temsiliyet meselesi ve hakikat üzerine kuram geliştiren tüm filozofların fikirlerinin sunulduğu kitapta, filmsel görüntü, planın, çerçevenin estetik özellikleri, görüntünün plastiği ve kompozisyonu hakkında da estetik disiplini üzerinden yorumlarda bulunuluyor.
Sinema estetiğini algılamak için gerekli temel yaklaşımların kapsamlı şekilde anlatıldığı kitap, sinematografik biçemi oluşturan farklı öğeleri de ayrıca ele alıyor. Sinema Estetiği: Gerçeklik ve Hakikat, sinemanın izleyicide ürettiği duyumsal hazzı ve anlamın önemini kavramak isteyen okurların film çözümlemesi yaparken ihtiyaç duyacakları kültürel ve düşüncel arka planı tüm yönleriyle anlatıyor