Siyaset, Sosyoloji ve Toplumsal Teori, toplumsal düşüncenin kurucu ve klasik metinleriyle günümüz tartışmalarını ilişkilendirmek,ve onlarla bugünün koşullarında yeniden hesaplaşmak üzere yazılmış makaleleri biraraya getiriyor. Antony Giddens kitabını gerekçelendirirken şunları söylüyor: "Geçtiğimiz yıllarda üç ana sosyoloji klasiğinin (Marx, Weber ve Durkheim) statüsünü etkileyen temel değişiklikler oldu. Düşünce tarihi alanında önemli tartışmalar yapıldı; özellikle sosyoloji alanında kapsamlı bir biçimde sürdürülen tartışmalardı bunlar. Dahası, "kutsal üçlü" birdenbire, Marksizmin nihai çöküşü olarak görülen olguyla birlikte, üçlü olmaktan çıktı. Sovyet Komünizminin çöküşü ve alternatif bir toplum düzeni modeli olarak sosyalizmin çözülüşü, Marx’ın statüsünün Weber ya da Durkheim’a denk sayılmasından vazgeçilmesi geretiği anlamına mı geliyor? "İyi bir toplum oluşturma imkanlarının en baştan, tamamen yeniden netleştirilmesi ihtiyacını duyduğumuz günümüz dünyasında, eleştirel teori önemini hala korumaktadır. Marx’ın zaafları kendisinin tam da en güçlü ve en özgün olduğunu sandığı noktalarda yatar, yani kapitalizmin sosyalizm tarafından aşılması hakkındaki düşüncelerinde. Marx’ın kendisiyle hala canlı bir diyalog sürdürülen bir "klasik" olarak kalmasını garanti altına alan, en kalıcı katkısı ise, kısa ömürlü olacağını zannettiği sanayi kapitalizminin düzeni hakkındaki analizidir."