Benim, Suriye ve Filistin´den gelen iki alayım Plevne´de son neferlerine kadar şehid oldular. Türk İmparatorluk toprakları bana değil, Türk Milletine aittir. Bu İmparatorluğun hiç bir parçasını hiç bir kimseye veremem. Yahudiler şimdilik milyarlarını biriktirsinler. Kimbilir, bir gün bu İmparatorluk paylaşılırsa, onlar da istediklerini belki de bir şey ödemeden elde edebilirler. Fakat ancak kadavramız paylaşılır, canlı vücuttan parça koparılmasına müsaade etmem.
Sultan Abdülhamid´in gerçek bir devlet adamı büyüklüğünü yansıtan bu sözleri, her ne kadar o an için bütün ümiterimi söndürse de bana çok tesir etti ve heyecanlandırdı. Ölümü ve paylaşılmayı kabul eden bu kadercilikte trajik bir güzellik vardı ve madalyanın öteki yüzünde ise son nefese kadar mücadele iradesini gösteriyordu.