Türkiye’den Küba’ya herhalde imrenerek bakılabilir. Elbette bu küçük ve Türkiye’ye göre oldukça fakir sayılabilecek ülkeye Türkiye’den imrenerek bakılabileceğini söylemek biraz çelişkili görülebilir. Ancak gerçek şu ki, Türkiye onca zenginliğine rağmen halkını genel olarak ortalama bir refah düzeyinde yaşatamamasına karşın Küba tüm yoksulluğuna, kapitalist dünyanın kendisine karşı duyduğu nefrete ve bu nefretin doğurduğu ekonomik ambargolara ve ideolojik bombardımana rağmen devrimden bu yana halkının refah düzeyini, eğitim düzeyini, yaşam kalitesini ve süresini bir bütün olarak yükseltmeyi başarmış bir ülke. Hatta sağlık konusunda, bilimsel ilerleme konusunda, güzel sanatların teşviki konusunda, insanların dinlenme ve eğlenme hakları konusunda ve bunların halk geneline yayılması konusunda Türkiye’yi hayli geride bırakmış durumda.
Celil Denktaş, bu kitabında Küba’daki eğitim sistemini merkeze alarak, ama sadece eğitim mefhumunu değil, sağlık, politika, politik katılım, kadınların gündelik ve politik varoluşları gibi çok sayıda alt başlığı da incelemesine dahil ederek, sosyalist bir ülkenin panoramasını çıkarıyor...