Suzuki çocukların hayatını müzikle zenginleştirecek büyük bir potansiyel gördü ve tüm çocukların ana dillerini kolaylıkla konuşmaları ve öğrenmeleri her çocuğun dil ediniminde kullandığı disiplinlerin aynısını kullanarak müziği de öğrenebileceğini fark etti.
Çğrencilere mantıksal ve birbirini izleyen dikkatlice seçilmiş müzikal ve teknik noktaları sistematik bir şekilde sunan parçaların seçildiği bir dizi keman repertuarı kitabı ve kayıt düzenledi. Her enstrüman için standart hale getirilen bu repertuar çok değerlidir ve Suzuki metodunun tamamen uluslar arası olmasını sağlamıştır. 1969'da " Sevgiyle Eğitmek" kitabını yazdı.
Ana dil yaklaşımı müziğin sesi ile değişmez ve tam bir benzerliğe dayanır, bu da doğal olarak etkili okuma becerilerini geliştirmeye yarar. Tüm çocuklar bireysel olarak eğitilir ve aynı zamanda becerilerini pekiştiren, orkestrada çalmayı geliştiren ve en önemlisi motivasyon ve performans olanağı sağlayan düzenli grup derslerine katılırlar. Çocuklar genellikle derslere 3 ila 4 yaşlarında ailelerinin sürekli ve istekli katılımlarıyla başlarlar. Bu öğretmen/aile/çocuk ilişkisi Suzuki metodu başarısının esasıdır.
"Müzik, kalbin sözsüz dilidir"
1.Bölümde İşlenen Konular
Ana dil metodu ile CD eşliğinde dinleyerek müziksel hafızayı, çocukların dinleme becerisini geliştirir.
Enstruman çalışması bireysel ve grup dersleri ile yapılır. Twinkle ile başlıyarak çocukta sağ ve sol el becerisi, mi ve la tellerinden başlıyarak Enstrumana hakimiyet sağlanır.