“Hasat, tırpanlı adamın onu önemsemesinden başka, ne umut edebilir?”
Kült yazar Sör Terry Pratchett’ın, dünya çapında 85 milyonun üzerinde satan 41 kitaplık “DiskDünya” serisi, çok ama çok uzaklardaki küçük bir çiftliğe göçen ve tırpanıyla arşa yükselen Tırpanlı Adam'ın sıra dışı hikâyesi ile yoluna devam ediyor.
Efsane dizinin, hararetli bir kaos ortamında geçen on birinci kitabında; her dem zalim, mecaz üstadı Ölüm bir kez daha Ankh-Morpork semalarında kol geziyor.
“Ölüm, olmak zorunda. Canlı olmanın tek anlamı bu. Canlısın ve sonra ölüyorsun. Ölüm duramaz.”
Ama durdu. Gerçekten durdu ve o ihtişamıyla göz kamaştıran DiskDünya ışık hızıyla altüst oldu. Emekliliği istendiği için sessiz sedasız kayıplara karışan ve kendine yeni meşgaleler aramaya koyulan Ölüm bir an önce görevinin başına dönmeli. Çünkü ölümün olmadığı yerde yaşam olur ve… o da oldu. Hem de çok fazla... Ve bu öyle bir yaşam gücüydü ki şehrin bile hayatını sömürmekle tehdit ediyordu.
Ankh-Morpork’u ve DiskDünya’yı saplandıkları kötücül yaşam formundan kurtarabilmek için herkes teyakkuzda. Büyücüler, hortlaklar, ölmemişler ve Ölüm görev başında! Üstelik cepheler farklı olsa da bu sefer herkes birlikte çalışmak zorunda.
Niran Elçi’nin pürüzsüz Türkçesi ve Delidolu’nun özenli baskısıyla okurlarının beğenisine sunulan Tırpanlı Adam, yaşam enerjileri sıfırın da altında olan bir avuç ilginç ve ölümsüz "öteki"nin, apansız ortadan yok olan Ölüm'ün peşine düşerken sergiledikleri akıl almaz mücadeleyi anlatırken, düşünsel imgelemelerle bezeli, muzip, nüktedan ve bir o kadar da absürt bir dünyanın kapılarını aralıyor.
O zaman hasat zamanı!..
Öldük mü? Evet! Göçtük mü? Hayır!