Son 30-40 yıllık süreçte, tüm dünyada, kentsel coğrafyanın değişimine, kentsel siyasetin ve yerel yönetişimin çeşitlenen dinamiklerine, şehir ve bölge planlama konularına odaklanan, çok sayıda ufuk açıcı kuramsal yaklaşım geliştirildi. Çoğunlukla küresel Kuzey’in kentlerini merkezine alan, kısıtlı dahi olsa küresel Güney’in kentleşme deneyimlerini de anlamaya ve anlamlandırmaya çalışan bu uluslararası yazının sadece belirli bir bölümü, kitap çevirileri yoluyla Türkçeye kazandırıldı. Hiç kuşku yok ki, bu türden etkili kent kuramcıları ve ortaya koydukları yeni kavramlar, Türkiye kentlerini çözümleyebilmemiz için yeni olanaklar sağlıyor. Ancak tüm bunlar günümüz Türkiye kentlerini anlamak ve geleceğe dönük yeni yaklaşımlar geliştirebilmek için gerçekten yeterli mi?
Tamamlanmamış Kentsel Devrim yıllara yayılan titiz çalışmaların, özgün saha araştırmalarının ve yeni kuramsal arayışların kolektif bir ürünüdür. Bu çalışma, kentlerin değişiminin ardındaki toplumsal, siyasal ve ekolojik kökenleri çözümleyerek; kent kuramına dair yeni bir arayışın Türkiye’den ilk adımlarını atmayı hedefliyor. Bu amaçla, kentsel siyaset, kentsel sosyoloji ve kentsel coğrafya alanlarında Türkçe yazında oldukça sınırlı kalmış olan yeni kuramsal tartışmalar, araştırmalardan edinilmiş özgün veriler eşliğinde okuyucuya sunuluyor. Kentsel siyasetten yönetişime, kentlerin dönüşümünden politik ekolojiye, kent planlamadan kentsel hareketlere kadar çeşitlenen alanlarda gerçekleştirilmiş derinlikli nitel araştırmalar; coğrafyayı, mekânı ve gündelik hayatı çözümleyen yeni, eleştirel ve bütünlüklü bir çerçeve oluşturarak birlikte yorumlanıyor.