“Aç kızılgerdan bir gün, zümrüt yeşili bir tırtıl gördü. Dalın üzerindeki minik hayvanı yutmak üzereydi ki... Tırtıl, ‘Beni yeme. Ben mühendis tırtılım. Yararlıyım. Nesneleri ölçerim’ dedi. ‘Demek öyle!’ dedi kızılgerdan. ‘Şu kuyruğumu ölç o zaman!’ ‘Kolay’ dedi tırtıl. ‘Bir, iki, üç, dört, beş tırtıl boyu.’ ” Cesur, akıllı, minicik bir kahraman… Küçük tırtılın bir yeteneği vardır, her şeyi ölçebiliyordur. Örneğin bir kızılgerdanın kuyruğu, beş tırtıl boyudur. Flamingonun boynu, tukanın gagası hatta sinekkuşunun tamamını ölçebilir tırtılcık. Günler böyle geçip giderken bir bülbülle karşılaşır. Bülbül ondan ötüşünü ölçmesini ister, yoksa onu midesine indirecektir. İyi de bir ezgi nasıl ölçülebilir ki? Derken harika bir çözüm bulur küçük tırtıl. Bize de şeker sayfaları merakla çevirirken onun hızına yetişmek kalır.