Bu kitapta toplanan yazılar, “Toplum Felsefesi” denilen bir perspektif açısından incelenen meseleleri
içermektedir. Toplum Felsefesi, beraber (bir arada değil) nasıl yaşamalıyız sorusu etrafında dönen bir
düşünme/tefekkür pratiğini gösterir. Bu düşünme tarzı, mevcut emprik/pozitivist Sosyoloji pratiğinin
sorusu, bir arada (beraber değil) nasıl yaşıyoruz sorusuna aranan cevaplardan farklı bir arayışa tekâbül
eder. Söz konusu fark; Beraber (Togetherness) “Nasıl yaşamalıyız?” sorusuna dair fikir yürütme, bir
arada (Coexistence) “Nasıl/ne şekilde yaşıyoruz?” sorusundan çıkarılan sonuçların eksik yanından doğar; bu da kitapta sık vurgulanan normatif boyut üzerine eğilmemizi gerektirir. Beraber Yaşama normatif eksende o beraberliğin aidiyet hissiyle oluşmasını sağlar. Bir arada Yaşama ise normatif boyutu
dışladığı ölçüde Sosyal olanı Toplaşma’ya (gathering) muâdil gören bir kavrayışı yansıtır. Sosyal olan
Politik ve Moral olandan farklılık arz eder, dolayısı ile indirgemez.
Kitapta anlatılmak istenen de “Sosyal Felsefe” denen perspektifin, Sosyal’in eksikliğini mesele yapıp,
insanlık durumlarını/ “varoluş hâllerini”, çeşitli boyutlarıyla (kültürel, dinsel, ekonomik, politik, tarihsel, vs.) derinlemesine görmek ve anlamaktır