Türkiye’nin Afrika politikasında önemli ülkelerden biri olan Sudan ile ilişkisi bağımsızlığının hemen sonrasına uzansa da tarihsel olarak Osmanlı Devleti döneminden itibaren izleri sürülebilen bir geçmiş söz konusudur. Yavuz Sultan Selim döneminde Mısır’ın Osmanlı’ya dahil edilmesinin ardından aşamalı bir biçimde bugünkü Sudan toprakları ile temasların arttığı görülmektedir. Mısır ve Sudan’ın İngiliz yönetimine geçmesinin ardından temasların azaldığı Sudan ile Türkiye’nin bağları bağımsızlık sonrasında inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir. 1956’da Sudan’ın bağımsızlığını ilk tanıyan ülkelerden biri olan Türkiye’nin Sudan’la ilişkileri Turgut Özal dönemi ve sonrasında gelişmiştir. Sahip olduğu geniş coğrafyası ve kıtadaki merkezi konumu dolayısıyla Afrika’nın önemli ülkelerinden olan Sudan, uzun yıllardır devam eden Ömer el Beşir yönetiminin 2019 yılında gösteriler sonrasında devrilmesi ile beraber bir geçiş sürecine girmiştir. Sudan’daki geçiş sürecini ve Türkiye-Sudan ilişkilerini farklı yönleriyle ele alan bu kitapta hem Türkiye’den hem de Sudan’dan katkı sağlayan yazarların makalelerinde ikili ilişkilerin tarihi arka planını, kültürel boyutunu ve toplumsal yansımalarını bulacaksınız. Kitapta, siyasi ilişkilerin tarihi kökenleri yanında eğitim, sağlık, kültür, toplumsal yaşam gibi konuların ele alındığı makaleler ile gerek Sudan’ın içinden geçtiği değişim süreci, gerekse Türkiye-Sudan ilişkilerine yönelik alan araştırmaları, mülakatlar ve anketlere dayalı çalışmalar yer almaktadır.