İstanbul’un yakın tarihine, yeme-içme kültürüne, eski-yeni ve gelecekteki insanına dokunan bir hayat kitabı: Ud Çalan Kadınlar – Sana Michelin’li Sofralardan Baktım Aziz İstanbul.
Reha Tanör, dünyanın en tipik köprülerinden biri sayılan Galata Köprüsü’nden ünlü Camondo Merdivenleri’ne,
Fatih-Harbiye’deki Neriman’ın udla tango arasındaki gelgitinden darbe dönemlerinde yaralanan benliklerimize kadar;
dünü, bugünü ve yarını, lezzetli sohbet sofralarında değerlendirdiği denemeleriyle çıkıyor okur karşısına.
Türkiye’de geleceği kuracak kadınların niteliklerini, ekonomik çaresizliğin kadın-erkek eşitsizliğini nasıl yıkacağını; kültüre, tarihe ve
mizaha dokunan kalemiyle işliyor sayfalarında.
“‘Ben dün gece hovardalıkta idim. Maksim’e gittim, para yedim.’
‘Kimmiş bu hovarda?’
‘Neriman.’
‘Neriman mı?’
‘Evet Kerimcan ya da İrfancan falan değil, Neriman.’
‘Kime söylemiş?’
‘Evlenmeye hazırlandığı Şinasi’ye. Üstelik eklemiş, Macit’le beraberdik, diye.’
‘Yok canım? Sen nereden biliyorsun?’
‘Fatih-Harbiye tramvayında öğrendim.’”