Bir ülkenin coğrafyası ile o ülkenin yürüttüğü siyaset arasında çok yakın bir ilişki vardır. Jeostrateji de bir ülkenin coğrafi konumuna göre izlemesi gereken stratejileri ortaya koyar.
Türkiye ve yakın coğrafyasındaki ülkeleri incelediğimizde, bazı ülkelerin verilen maksatlı ve asla ele geçirilmesi mümkün olmayan büyük hedefler altında kayboldukları ve insanlarına ızdırap çektirdikleri görülmektedir.
Kral Pirus, MÖ 279 yılında Romalılara karşı büyük bir zafer kazanmıştı. Ancak savaşın bedeli her iki taraf için de çok ağırdı. Pirus kendisini kutlamaya gelenlere şöyle diyordu: “Böyle bir zafer daha kazanırsak biteriz.” Sahip oluna güçle, belirlenen hedeflerin gerçekleştirebilmesi için güç ile hedefin orantılı ve tutarlı olması yanında, o hedefin en az güçle elde edilmesi de önemlidir. Bunu gerçekleştirmek ise derinliğine stratejik bir bakış açısı kadar, stratejinin; zaman, mekân ve kuvvet dengesinin de göz önünde tutulmasını gerektirir. İşte o zaman strateji bir sanata dönüşür.
Tarihi yapanlar, tarihi de yazmalıdır. Bu çalışmada, son döneme ait gerçekleşen gerçek durumlarda, etki ve ilgi alanlarındaki coğrafyalarda bu stratejilerin uygulamış biçimleri analiz edilmektedir.