“Ahlaki Duygular Teorisi” kitabından sonra kaleme aldığı “Ulusların Zenginliği” ile hakkında en çok konuşulan düşünürlerden biri olan Adam Smith, aynı zamanda modern iktisat biliminin de entelektüel kurucusu olarak kabul edilir. Adam Smith hakkında yapılan en önemli spekülasyonlar ise iktisadi davranışların temellerini kişisel çıkar gibi tek bir güdüye dayandırmış olması ve devlet aygıtının piyasadan elini "tamamıyla" çekmesi gerektiğini düşünmesidir. Her ne kadar "sivil toplum" anlayışının kurucularından olsa da Adam Smith aslında piyasaların rolüne de eleştirel bir tutumla yaklaşmış, devletin, piyasayı tamamlayacağı alanların olduğunu savunmuştur. İlk kitapta ekonomik faaliyetleri emek, kâr, üretim alanları ve biçimleri, iş bölümü, doğal kaynaklar gibi iktisadi kavramlar üzerinden titizlikle açıklayan Smith, ikinci ciltte ekonomik sistemleri incelemiş ve coğafi keşiflerin etkileri üzerine eğilmiştir. Elinizde tuttuğunuz üçüncü ciltte ise devlete odaklanan; devletin ve ona bağlı yurttaşların bir tür işbirliği ve dayanışma içinde yaşaması gerektiğini savunan Smith'in, devletin harcamaları ve vergilendirme politikaları üzerinden vardığı sonuçlar iki yüzyıl öncesinden günümüze halen güncelliğini korumaktadır. Daha önce ilk iki cildini yayımladığımız “Ulusların Zenginliği”nin üçüncü cildini Türkçeye kazandırmanın bir görev olduğu bilinciyle, Smith’in zamanın ötesinden günümüze ulaşan sesini okura ulaştırıyoruz. "Ulusların Zenginliği", yalnızca iktisatçılara değil, günümüzü anlamak isteyen her türden okuyucuya yeni ufuklar açmaya devam ediyor...