“Hayat dediğin neydi ki zaten; bitecek diye korktuğun kısıtlı vakti,
bozuk para gibi harcama telaşı.”
Aşk acısıyla baş edemeyen Feribe, Mazi İmha Merkezi’ne başvurur. Bu tuhaf merkezde alacağı dersler yoluyla acı veren tatlı hatıralarını unutmayı hedeflemektedir. Peki Feribe yana yakıla geçmişiyle uğraşırken, bugünün payına ne düşecek? Bugün de vakti geldiğinde derslerin konusu olmak üzere sıraya mı girecek, yoksa Feribe’nin geçmişin oyunbaz gölgeleri arasında nefes almayı öğrenmesi mi gerekecek?
İnsanın sonu gelmez yalnızlığını modern dünyanın tuzakları üzerinden tarif eden Nermin Yıldırım, bitmiş bir aşkın fonunda, belleğin karanlık dehlizlerine daldırıyor muzip kalemini. Bir yandan neşeli diliyle gülümsetirken bir yandan da hayat karşısındaki çaresizliğimizi yüzümüze vurarak sarsıyor bizi.