“Prenses de olsa temizlik kadın işidir.”
“Cadılar çirkindir ve nedensiz kötülük yaparlar.”
“Maceraya atılan kızların başına mutlaka bir iş gelir.”
“Kurtarıcılar daima erkektir ve kadınlar kurtarıcıları olmadan tutsaklığa mahkûmdur.”
Bu masallar böyle sürüp gider ve toplumsal cinsiyet rolleri masallar aracılığıyla bir kez daha inşa edilir. Masallar bugüne kadar kadınların uyutulduklarını, kulelere kapatıldıklarını, kurtarıcılarını beklediklerini, sabırlı ve hamarat olduklarını anlattı. Aynı masallarda erkeklerin payına ise cesaret ve kahramanlık, hatta yakışıklı ve zengin olmak düştü.
Uyuyan Güzel Uyandı masalların pekiştirdiği bu toplumsal cinsiyet rollerini eleştirel bir gözle ele alarak kahramanları uyandırıyor ve kendi sıfatlarını seçmelerini sağlıyor. Masalları akademik referanslarla değerlendiren bu kitap, hayattan ve gazete manşetlerinden verdiği örneklerle masalların işlediği kodları ve günlük hayatımıza yansımalarını ele alıyor.
Uyuyan güzellerin uyanma vakti geldi! Kadınlar artık kendi hikâyelerinin kahramanları oluyor, kendi sonlarını kendileri yazıyor ve dayanışmadan vazgeçmiyor.
Uyuyan Güzel Uyandı ve bir daha hiç uyutulmadı!