“D’un sogno avventuroso. Si beava il mio cuore.’’
“Bu maceracı rüyada kalbim dövülüyor.”
“Ölüm meleği yaklaşıyor, gördün mü?
Altın kanatları üzerinde bizi ebedi sevinçlere götürmek için
ve yukarıda cennet açılıyor.
İşte orada keder biter, sevinç başlar.
Ölümsüz sevginin sevinci!’’
- Aida Operası -
Aida Operası’nı ve Cumhuriyet’in ilk yıllarını kurgunun merkezine alan bu roman, sade ve akıcı üslubuyla dönemin ruhunu farklı bir pencereden göstererek okuyucuya eşsiz bir deneyim sunuyor. Günümüz Türkiye’siyle ahenkli bir paralellikle ilerleyen anlatımıyla bizi, ortak değerlerimizi geçmişle kıyaslamaya ve sorgulamaya teşvik ediyor.
Yazar, 2. Dünya Savaşı öncesi, Avrupa ve özellikle Almanya’da yaşayan Yahudiler’in durumunu, Türkiye’nin savaşa karşı tutumunu ve eğitim alanında attığı adımları, hikâyenin akışı içerisinde ustaca işliyor.