Editörler, arabayıkayıcılar ve halıyıkayıcılar, avukatlar, haber spikerleri, çay bahçesi işletenler ve yüksekokul personelleri işlerinden istifa etsin! -eyulutanrı- insan, yeni bir dilden başka hiçbir şeye tam anlamıyla ihtiyaç da duymuyor-du, bilesiniz! Çünkü tarih, özetle, değişebilen ve değişmesi de gereken her şeyin üstünkörünce bir hikâyesidir. Deneyimlenebilen, düşünülebilen ve öğrenilebilen şeyler sayesinde, siz –canım insanlar- bu iç içe geçişin biraz işeyebilmek kadar kolay olduğunu nasıl da hemen bilebilirsiniz? Anlaşılamayan, ve haliyle de kanıtlanamayan hiçbir şeyin gerçekten var olduğuna dair bir ispata niye ihtiyaç olsun? Eğer ki termonükleer, hadi olmaz ama diyelim ki, anlaşılamıyorsa neden gerçek olsun? Yahut, hemencecik anlaşılabilse bir şeyler, bizi biz edebilen şiir maddesi var olur mu gerçekten? Yıkımın şiddetini, yıkım sonrası için de elinden bırakmayan bir şiirle, yarının inşası için hazır ve nazır... Tüm kesinliğiyle Kağan, bir dil devrimine çıkacak olan bu kapıları kırarcasına bir direnç oluşturuyor. Bu direnç, dirlikten ve dirayetten, dayanıklı bir inat ya da tüm hatlarıyla gergin bir yapının işlerliğinden geliyor. Şiir, yıkım sonrasına hazırlanıyor. Büyük bir vazife onu bekliyor çünkü, inşa etme vazifesi...