“Bütün hayatını çocuklarına iyi fikirler ve iyi bir ahlak vermeye sarf etmişti. Acaba yeni zamanların bu havası onları da sarsacak, ihtiyar babaya son deminde bir yaprak dökümü mü seyrettirecekti?”
Reşat Nuri Güntekin, kültürel çözülmenin ve kuşak farkının felakete sürüklediği bir ailenin tasvirini yaptığı Yaprak Dökümü ile gönüllere dokunan bir anlatıya imza atıyor. Usta yazarın, toplumsal yapının çekirdeği olan “aile” kavramına eğildiği romanı, dönemin sosyolojik örgüsüne dair de bir bakış sunuyor. Osmanlı’nın son döneminden bir aydın profili olarak karşımıza çıkan Ali Rıza Bey’in, Modernleşme karşısındaki neredeyse paranoyakça tutumu, giderek kendisine yabancılaşmasına sebep oluyor. Bu gidiş, hem Ali Rıza Bey’in hem de aile bireylerinin tek tek kuruyup solmasına ve dalından kopmasına ortam hazırlıyor. Güntekin’in, kültürel çözülmeyi realist bir bakış açısıyla ele aldığı romanı, bireye ve toplumsal ilişkilere dair derinlikli gözlemler de barındırıyor.
Türk edebiyatının en önemli temsilcilerinden Reşat Nuri Güntekin’in ölümsüz eseri Yaprak Dökümü, insani ilişkilere dair ustalıklı anlatımıyla romancılığımızın yapıtaşları arasında yer alıyor.