“Eğer altın standardı bu kadar iyi iş görüyor idiyse niçin bozuldu?” diye soruyor Rothbard. Cevabını da veriyor: “Çünkü dolar, frank, pound vb. paraların her zaman altın cinsinden geri ödenebilmesini temin etme görevini tevdi ettiğimiz devletler ve onların kontrol ettiği bankacılık sistemi verdikleri sözü tutmadı. Başarısız olan altın değildi, devletin verdiği sözü tutacağına inanma ahmaklığıydı.”
İflah olmaz bir “devlet düşmanı” olan Murray N. Rothbard, bu defa devletin ekonomideki, özellikle de para üzerindeki “sahtekârlığı”na odaklanıyor. Yasal Kalpazan’da her devletin, “parasal vatanseverlik” adına kendi ulusal para birimini yaygınlaştırmaya çalıştığına vurgu yapıyor. Bu değişimin de devlet kalpazanlığının en iyi yolu olan tağşişi mümkün hale getirdiğini söylüyor. “Zorunlu para basma tekeli”nin ve “yasal ödeme aracının kanunla belirlenmesi”nin devletlerin, milletin parasını kontrol altına alma arzusunun zirve noktaları olduğuna dikkat çekiyor.