"Meret dağ gibi yatıyor. İki fincan benzin dedilerdi. Gaz tenekesiyle mazotu, yağı dayadılar. Oğlan çıktı üstüne. Hep bindik... Traktör tırısa kalktı. Maşallahı var. Üstüne bir eski babuç, bir baş sarmısak, bir mavi gözboncuğu, bir de maşallah astık, deh dedik... Akşamüzeri köye varınca dört döndük köyü, keyfine diyecek yok.
Bizden gören Donatım Kurumuna seğirtti. Gatırcının Yusuf var ya, köyün alt yanında on dönüm kıraç tarlası var, o bile borç harç edip gitti bir traktör aldı.
Akşam oldu mu, köy yolunda ver ediyorlar traktörleri. Bizim oğlanın şüförlüğüne laf yok. Vurup geçiyor. Memiş’in Hüsiin’in traktörüne bir gıç vurdu, vallaha bir vuruşta herifin traktörünü ıskartaya çıkardı. Goca meret, tosbağa gibi sırtüstü devrildi biyana."