Bu kitap, öncelerinin geçen nesil için yaptığını, gelecek neslin araştırmacıları ve okurları için yapmak amacındadır: Yunan sanatının tarihi hakkında yetkin ve anlaşılabilir rehber olmak. 1960’ların başından beri yüz binlerce kişiye birçok dilde hizmet veren bir çalışmanın genişletilmiş ve yeniden kaleme alınmış baskısı olan bu eser hakkında yazarı şöyle diyor: "Bu baskı, yeni buluntuların yanı sıra, konuyla ilgili yeni fikirleri ve yaklaşımları da içermesi açısından farklıdır. Burada Yunan sanatını müzelerden ve sanat kitaplarından alıp, ait olduğu topraklar yerleştirmeye çalıştım ve bu sanatın onu yaratanlarla izleyenlere ne ifade ettiğini ortaya koymak istedim. Böylece, Batı dünyasının sanatçıları için taşıdığı anlamı daha iyi değerlendirebiliriz. Bu başyapıtların yaratılma amaçları ile bugün sergilendikleri koşullar arasında büyük farklar vardır. Benim başlıca hedefim Yunan sanatının neye benzediğini, nasıl algılanması gerektiğini açıklamak ve ondan, turistlerin ziyaret ettiği Parthenon’un ya da müzedeki kırık bir mermerin ötesinde, ortak mirasımızın parçası olarak zevk almayı öğretebilmektir." Önceki baskıyı inceleyen eleştirmenler, bu kitabı "Bilgilendirici detaylarla dolu, aynı zamanda anlaşılabilir ve açık" (Journal of Hellenic Studies), "Yunan sanatı üzerine yazılmış en iyi tarihçelerden biri" (The Financial Times) olarak değerlendirmişlerdir.