Son Sırrını Bilmedikçe Bir İnsanı Tanımış Olmayız
Dünyanın en fazla okunan ve 20. yüzyılın en önemli yazarları arasında yer alan Stefan Zweig’ın çok sayıdaki eserini okumaya vakit bulamayanlar, zorlu hayat hikâyesine dair önemli kareleri ve eserlerindeki en çarpıcı kesitleri bir arada görmek isteyenler, şu anda ellerinde doğru kitabı tutuyorlar demektir.
Tek bir cesur insanın başarısından, tüm kuşağa yetecek şevk ve cesaret doğar; bu daima böyledir.
Sanat, tüm halkın yaşamının bir parçası olduğu yerde zirveye ulaşır.
Gerçek, ne zaman güç kullanarak bastırılmak istense kendisini savunmasını bilir. Gündüzün aydınlığında susturulsa gecenin sessizliğinde konuşur.
Her şeyin sona erdiğini zannettiğiniz esnada yazgı birini gönderiveriyor.
Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan, bütün insanları anlar.
Siz hiçbir tutkuya, aşka mantıkla yanaşıldığını işittiniz mi? Hiç “ateşe” yanaşıp “yanma” demek veya “yangına” gidip de “yangın çıkarma” demek mümkün mü?*
Yazık ki dünya tarihi çoğunlukla tasvir edildiği gibi yalnızca insan cesaretinin değil, insan korkaklığının da tarihidir.