Zamanın uzun dönemleri boyunca kadim pagan ilahları ile onları benimseyen ülke ve kültürler arasındaki bağlantıyı bilmek isteyenler için, George Stanley Faber’ın ilk olarak 1816 yılında yayınlanan bu eseri, kitaplıklarında bulundurmaları gereken bir başvuru kaynağı niteliğindedir. İlahlaştırılmış ve neredeyse binlerce yıl her mitolojide boy göstermiş kadim tanrı ve tanrıçaların kökenleri, kültürlere göre değişiklik gösteren çeşitli adları, ünlü efsaneleri ve birbirleriyle şaşırtıcı benzerlikleri en ilgi çekici detayları ve açıklamalarıyla okuyucuyu bir zaman yolculuğuna çıkartacaktır.
Kitaptaki karşılaştırmalı mitolojiler, düşündüren hipotezler, Dünya’nın başlangıcından beri gelmiş geçmiş efsanevi kadim pagan idollerinin gerçek kimliklerine ışık tutmaktadır. Özellikle Nuh Tufanı ve Gemisi, tufan öncesi ve tufan sonrası ilk halkların gelenekleri, inançları, bazı Ahit Metni karakterleri ve ardışık benzer dünyalar teorisi kitabın önemli bir kısmını teşkil etmektedir.
Cennet bahçesi, kutsallaştırılmış dağlar, nehirler ve göller, Ararat, Olympus, Bilgi Ağacı, Adem ve Havva, Ezekiel, Atlas, Odin, Hercules, Chronus, Bacchus, Osiris ve İsis, Anubis, ilk Olimpiyat oyunları, ilk kurban, Altın Çağ, Kerubim, Serafim, Chimera, Phoenix, Simurg, Grifin, Ay’ın iki kapısı, Cehennemin üç yargıcı, Cerberus, Hades, Venüs, Astarte, Diana, Siva, Perili Ada, Serpent, İnek ve Boğa Tapınması, bu değerli başucu eserinin içindeki konulardan sadece bazılarıdır.
‘’Dalgaların ortasından en güzel yeşilliklerle kaplı bir dünya doğar. Sular çekilir: kartal istediği her yere süzülür ve dağların üzerindeki balık kokan avını kapar. Tanrılar, Ida’nın kırlarında toplanırlar, yıkıntıları önlerinde duran göksel saraylarla ilgili konuşurlar. Onlar, önceki konuşmalarını ve Odin’in kadim sözlerini tekrar hatırlarlar.’’
(Voluspa şiirinden bir alıntı- Paganizmin Kökenleri)
Ruya S. Uğurlu - Çevirmen