Eleştirel bir kitle siyasetini mümkün kılan toplumsal sınıfların çöküşüne kapitalizmin dizginsiz yükselişinin eşlik ettiği bir çağda yaşıyoruz. Son zamanlarda karşımıza çıkan bir başka olgu ise sadece kendi iç referanslarıyla tanımlanıp iktisadi nüfuz alanlarıyla bağlantı kurmaktan başka varlık sebebi olmayan “yeni toplumsal sınıflar”. Öyle ki, siyasetin sadece elitler arasında bahse açık olduğu bu yeni çağın ezici yükü her zamankinden daha hissedilir ve belirgin. Bu temel önermeleri merkezine alan tanınmış sosyolog ve siyaset bilimci Colin Crouch, liberal hal çareleri veya “üçüncü yol” gibi sadece sistemi tahkim eden musibetlere yüz vermeksizin, eşitlikçi bir siyasetin fiziksel imkânlarını tartışıyor. Sivil bir yeniden canlanışın olanaklarına kafa yoran Crouch, kendi kendisinin suretine dönüşmüş bir demokrasi kavramının zaaflarını ve tuzaklarını apaçık ifşa ediyor.