Kadir Cangızbay, Post-Modern Pre-modern’i Öpüyor kitabında, siyasal İslam’dan laikliğe; bilimin ne olduğundan ne olmadığına; Aydınlanma’dan Cumhuriyete, tüm toplumu ve dünyayı saran karanlığa, pek çok güncel ve kalıcı konuyu el alıyor. Cangızbay’ın çizdiği çerçeve, insanlığın özgürleşme çabası için ilk adım olarak, karanlığı teşhis etme yönünde bir çaba olarak ortaya çıkıyor.
"İster İslam olsun, ister Hıristiyanlık veya herhangi başka bir din, referansı insan-üstü bir varlık, vaadi de hayat-ötesi bir dünya olan her türlü ideoloji, insanı ‘insanlığa karşı suç’ niteliğindeki caniliklere sürükler, bu tür canilikleri meşrûlaştırmaya yönelik en elverişli düşünsel zemini ve doktrinsel dayanağı oluşturur."
“Amiyane tabiriyle ‘allahsız’ neo-liberalizmin en elverişli aletleri, Allah’ı ‘öbür dünya’ya sürgün eden siyasal İslâmcılar olacaktır: İnsan-üstü bir referansa dayanarak biz insanlar üzerinde tahakküm kurma peşindeki ‘can’ düşmanı yaratıklar karşısında yapmamız gereken, ‘inanmak’ın insanın ‘bilgi öznesi’ olmaktan vazgeçmesine tekabül eden bir zül olduğunu haykırmak olmalıdır.”