Roma mitleri tanrılar hakkındaki hikâyelerden değil ama Romalıların kendilerine ait hikâyelerden oluşmaktadır. Livy, Virgil ve Ovid gibi mitleri eski zamanlardan bize aktaran yazarlar, Roma’nın eski günlerine dair mitleri sanki gerçek tarihmişçesine ele alıyorlardı. Aeneas’ın, Romulus’un, Remus’un ve Yedi Kral’ın hikâyeleri Roma şehrinin kuruluşu hakkında bize çeşitli ipuçları veriyorlar. Roma’nın kaderi "onun mukadder tanrısal gücü" bütün hikâyelerde ana konu olarak ele alınıyordu. Bazı mitler erdemli ve kamusal (hem erkek hem kadın) kişilikleri model olarak gösteriyor ve buna öykünmek de teşvikediliyordu. Bazı mitler Roma’nın yönetici sınıfının günahlarını arındırmak için kullanılıyor, gücü yönetmede ne kadar başarılı olduklarına vurgu yapılıyordu. Roma mitleri kısaca, bir çeşit propaganda aracı idiler.