Şafak Türküsü ve Müebbet Türküsü’yle bütün dikkatleri üzerine çeken, çok satan listelerini altüst eden Nevzat Çelik, daha içerideyken bazı kesimler tarafından acımasız eleştirilere maruz bırakılır. “Cezaevi Edebiyatı” tanımlamasıyla sınırlanmak ve yok sayılmak istenir. Onlara göre dışarı çıktığında hiçbir şey yazamayacaktır!
4 Aralık 1987'de tahliye olan Nevzat Çelik, şiir okurları tarafından büyük bir ilgiyle karşılanır. Bu ilgi onu şımartmaz. İki buçuk yıl gibi kısa bir sürede Suda Seken Hayat’la birlikte uzun soluklu senfonik şiiri Yağmur Yağmasaydı gelir.
Bu iki kitap, negatif beklentileri olanlar tarafından derin bir sessizlikle karşılanır!
Oysa şiir “gülse” dört bir yanı tutar kokusu...