Bir taraftan toplum ve kültür araştırmalarının son çeyrek yüzyılını biçimlendirdiği kabul edilen yazın kuramı bir taraftan da gelenek ve hakikatin üzerinde durduğu temelleri sarsmakla eleştirilmektedir. Kültür ürünlerinin politik ve psikolojik içerimlerine ilişkin kuşkuyu körükleyerek büyük sanat yapıtlarına duyulan derin hayranlığı sarstığı düşünülür bu inceleme yerleşmiş kanı ve kurumlardan çok kuramsal düşünüşün temel öncülleriyle ilgili bir genel taslak dahilinde yazın kuramının işleyişi ve varlık sebeplerini açınlıyor. Klasik ve çağdaş edebiyat üzerine zıhın açıcı bir deneme.