“Sıcak konudur Komün; tarihçileri uzun zaman bölmüştür. Barbarların ve haydutların vahşi ayaklanmasını anlatan kara[nlık] efsanesi olayın hemen ardından doğmuştur. Kızıl efsanesi ise, 20. yüzyılın tüm devrimlerinin, kendilerini, öyle veya böyle, 1871 Paris ayaklanmasının varisi olarak görmek istemeleri gerçi siyaseten buna hakları da vardır sonucu doğmuştur. Tarihsel anlamda, efsanenin korkunç derecede tahripkâr olduğu su yüzüne çıkmıştır. (…) Oysa, Paris Komünü’nün tarihini serinkanlı bir şekilde yazmak, hareketin kendisini soğumuş bir nesne gibi ele almadan da mümkündür. (…) Sadece Paris’ten söz etmekle yetinmek mümkün değildir. Paris günlerini, daha geniş bir taşra Fransası’nın, alışılmış deyişle, sadece köylülerin Fransası olmayan bir Fransa’nın bütünlüğü içine yeniden oturtmak kaçınılmazdır.”
Jacques Rougerie