"...Günümüzde dram sanatının özelliklerini belirleyen temel anlayışlar yıkılıyor. Modern sonrası dönemin metinleri, bir öyküyü doğrusal çizgide canlandırma amacına hizmet eden oyun metni yerine, çağrışım yaptıran, ‘metinlerarasılık’ içeren bir dram anlayışı içeriyor. ‘Diyalog’ önemini yitiriyor. ‘İç ses’ öne çıkıyor. Bir yandan da ‘metin’ olgusunu en aza indirgeyen ya da yok sayan, ‘performans’a odaklı tiyatro anlayışları gelişiyor. Bu kitap, dram sanatında sınırların zorlandığı aşamalarda görülen değişimlerin bir bölümünü, bu tür değişimlere katkıda bulunmuş kimi yabancı ve yerli yazarların ve yapıtlarının incelemesini içeren makalelerden oluşmaktadır. Yaklaşık otuz yıllık bir yazma/araştırma sürecinin ürünleri olan bu yazıların bir bölümüne eklemeler yapılmış, bir bölümü ise yeniden düzenlenmiştir. Dram sanatının en çarpıcı dönemlerine imza atmış yazarlara ve yapıtlarına bir de ‘yasallaşmış biçim-yeni biçim’ ilişkisi açısından bakan metinlerin ilgi çekeceğini umuyorum."